BİRAY DALKIRAN’la Söyleşi

BİRAY DALKIRAN’la Söyleşi

Biray Dalkıran; Kanıt dizisinin yönetmenliğini yaptınız ve başarılı bir iş çıkardınız. Dizide hiç unutamadığınız bir anınız oldu mu?

-Kanıt dizisinin her bölümü unutamadığımız bir işti. Kanıt dizisi kısık bir bütçeyle yapılan bir işti, ancak senaristler bunun farkında değildi. Ortalama 40 ya da 50 mekan yazıyorlardı. Bir kez bar sahnesi çekilmesi gerekiyordu, ama ortada bar yok zaman yok, yayına yetişmesi lazım…Bir tane tahtadan yapılmış oto parkı bar gibi dekore etmiştik… Bayağı işe yaramıştı… Kısa zamanda dekore edip sahneyi çekmiştik. O oldukça komik, ama sonucu da enfes olan bir anı olmuştu.

Şu anki sinema sektörünün gidişinden memnun musunuz?

-Özellikle 2008’den itibaren son 6, 7 yıldır sinema sektörün gidişinden oldukça mutluyum. Hem üretilen filmler, hem üretilen filmlerin çeşitliliği, yönetmen ve oyuncuların kabuk değiştirmesi, yeni bir neslin gelmesi ama eskilerden kopmadan devam etmesi, gerçekten hem yeni nesli besliyor, hem de Türk seyircisini oldukça olumlu etkiliyor.

Türk sinemasından ve yurtdışından beğendiğiniz yönetmenler kimlerdir?

-Türk sinemasında neredeyse her yönetmeni çok beğenirim ben. Atıf Yılmaz, Yılmaz Güney, Ertem Eğilmez… bunlar taktir ettğim insanlardır. Yaşıtlarımdan da çok iyi iş çekenler var. Çoğu arkadaşım; tek tek isimlerini vermiyeyim. Zaten Türkiye’de sinema yapmak çok zor. Ona kalkışmak bile başarıdır.

Yurtdışında ise Alex Proyas, Tarsem Singh, David Fincher; üçlemesi oldukça takdir ettiğim, izlediğim,beğendiğim yönetmenlerdir.

Bu sene “Altın Portakal’ festivaline katılacak mısınız?… Festivallerle ilgili ne düşünüyorsunuz?..

-Baktığınız zaman Türkiye’de iki tane, zorlarsak üç tane film festivali var. Adana Antalya, bir de Ankara’yı sayabiliriz. Bunların içinde Altın Portakal’a gitme olayımızla film vizyonumuz bitmiyor. Jüri denen şey de objektif değidir. İnsanlar grubunun toplanması Subjektif birşeydir ki, o subjektif’ten bize olumlu birşey çıkarsa gideriz, çıkmazsa gidemeyiz. Tamamen Altın Portakal Jürisinin aldığı bir karardır. Gidersem güzel bir zaman geçirmiş olurum… Yarışmaktan daha çok orada fikir alışverişi yapmak benim daha çok ilgimi çeker.

Düşük bütçelerle yapılan filmler ile büyük bütçelerle yapılan filmler arasındaki fark nedir? ne kadar verimli olur?

-Büyük bir bütçenin filmin görseline katkısı gerçekten çok oluyor. İstediğin oyuncuya ulaşabiliyor en iyi görüntü yönetmeni ve sanat yönetmeni ile çalışa biliyorsun. Ama paran yoksa da küçük bütçelerle de iyi bir iş çıkarılabilir. Yani hikayeyi bilip ona göre bütçe yapmak doğru olandır. Örneğin ‘Peri Masalı’ küçük bütçeli bir iş olarak çok da iyi bir film olmuştu.

Türk yapımlarında örnek verebilceğiniz aksiyon filmi veya dizi filmi var mı? Aksiyonda ne kadar iyiyiz?

-Osman Sınav’ın bir iki aksiyon filmi var. ‘Çakal’ filmi iyiydi. Dizi olarak ise ‘Gazi’ var, ‘Kanıt’ dizisi var. Amerika’yı baz alarak beklentiye girmek bence doğru inandırıcı bir yaklaşım olmaz. Bizde “Türkiye’de zaten trafik gitmiyor ki kovalayan bir arabayı çekelim” misali bu işler… Ancak Türkiye’nin koşullarına göre kriterleri olan bir aksiyon yapmamız gerekiyor.

Korku filmlerini destekliyor musunuz?

-Ben her türlü filmi destekliyorum.

Burcunuz nedir?

-Oğlak burcuyum, yükselenim de oğlak. İşim gücüm iştir. Birazcık da disiplinli oluşumdan dolayı çabuk sinirlenen bir insanım, ki herhalde en sevmediğim huyum bu; çabuk sinirlenmem . Ama benimle çalışan arkdaşlarım özümde iyi biri olduğumu bilirler ve beni idare ederler.

‘Seni seviyorum Adamım’ filmini siz çektiniz- Kısaca filminizden bahseder misiniz?

-‘Seni seviyorum adamım’da Gizem Karaca, Barış Kılıç, Asuman Dabak, Serhat Özcan, Orçun Kaptan, Ayşen Gruda gibi keyifli oyuncularla çalışltım. Film müziklerinin beste ve sözlerini ben yazdım. Bu film biraz benden çok şey bulunan bir film oldu. Gişesi ise reklamcı ve dağıtımcı ile ilgili. Dağıtımcının ve reklamcının elini kuvvetlendircek kalitede iyi bir film yaptım. Seyircinin de seveceği güzel bir film oldu. İnşallah gişesi de mutlu olur ve hep beraber mutlu oluruz.

Röpörtajınız için teşekkür eder ve başarılarınızın devamını dileriz…